Anadolu coğrafyası yüzyıllar boyunca birçok medeniyete ev sahipliği yapmıştır. Bu topraklarda bir medeniyetin yapıtı üzerine başka bir medeniyetin yapıtı rahatlıkla görülebilmektedir. Doğu ve Batı olmak üzere; Anadolu medeniyetlerin buluşma noktası haline gelmiştir.
Türklerin bu toprakları yurt olarak bellemesinden sonra bu topraklarda pek çok beylik, hanedanlık kurulmuştur. Selçuklulardan sonra Osmanlı Devleti Anadolu topraklarında hüküm sürmeye, İslam’ın sancaktarlığını yapmayı görev bilmiştir. Birçok Haçlı seferini, Bizans oyunlarını geri püskürtmüş olan atalarımız, bu toprakların gerçek hakimi olduğunu birçok kez göstermiştir.
Osmanlı Devleti’nin hakimiyeti bu coğrafyada 600 sene sürmüştür. Bu kadar uzun süre bir imparatorluğun sürmesinin de Osmanlı Devleti’nin hoşgörülü politikasının payının büyük olduğunu söyleyebilirim. Birinci Dünya Savaşı ile ele geçirilmek istenilen topraklar olarak görülen, İstanbul’un işgali ve Çanakkale’nin geçilmesi girişimleri ile hakimiyet altına alınmak istenen bu topraklar gereken cevabı milletin tokatı ile düşmanlara çok açık bir şekilde göstermiştir.
Vatanımızın, bayrağımızın, dört bir tarafı ayrı güzel ve tarih kokan Anadolu’ya avcumuzun içindeki bir çiçek gibi bakmamız gerekmektedir. Metnimizle birlikte öğrencilerimizin de bu bilinçle yetişmeleri önem arz etmektedir.