Anadolu coğrafyasında davul çok önemli bir yer tutmaktadır. Ramazan aylarında insanları en az rahatsız ederek, güzel bir şekilde sahura uyanmaları için manilerle birlikte vurulan davullar kullanılmaktadır. Davulları birçok yerde görebilmekteyiz.
Davulun da bir hikayesi vardır. Hikaye şöyledir; Bundan yıllar yıllar önce bir köyün ağasının kızı varmış. Kızı çok güzel bir kızmış ama evden dışarı adımını atmazmış. Babası kızını evlendirmek, mürüvvetini görmek en büyük hayaliymiş.
Kızını evden çıkaracak olan kişiye kızını vereceğini söylemiş. Karşı köylerden, o köyden tüm gençler kızı evden çıkarmak için ellerinden gelen her şeyi yapmışlar. Bir gün ansızın uzaklardan bir davul sesi geliyormuş. Davulun sesini duyan kız kendini bir anda köyün meydanında bulmuş.
Genç, yakışıklı delikanlıyla güzel bir yuva kurmuşlar. Davulun sesini düğünlerde, kınalarda, askere uğurlamalarda Anadolu’da her zaman duyarız. Davul sadece eğlence olarak çalınmaz.
Osmanlı döneminde Mehter takımınında davul kullandığı bilinmektedir. Davulun tok sesi askerleri daha cesaretlendirdiği, düşmana korku verdiği bilinen bir gerçektir. Anadolu Davulu metni ile davul hakkında bilmediklerimizi öğrenelim.